Cristiano Ronaldo Dünya Kupası’na şimdiden ayak izlerini bıraktı bile. Hatırlayacaksınız, B grubunun ilk maçında Portekiz, İspanya’yla 3-3 berabere kalmıştı. CR7, 88. dakikadaki enfes frikiğiyle hat-trick yaparak ülkesinin umutlarını canlı tutmayı başarmıştı.
Dünya Kupası’nda üç maç günü geride kaldı. Pek keyif vermeyen açılış akşamının ardından cuma ve cumartesi 7 karşılaşma izleyerek karnaval atmosferine girdik. Sanırız Portekiz-İspanya maçı haricinde hiç kimse henüz doyurucu bir 90 dakika izlemedi. Dileriz futbol kalitesi çok bekletmeden istenen seviyeye ulaşır.
Büyük kupaları yıldızlar mı kazandırır, yoksa kupa kazanan golcüler mi insanların gözünde yıldız mertebesine yükselir? İki Madrid ekibinin gol yükünü çeken ve Mayıs ayındaki Şampiyonlar Ligi finalinde karşı karşıya gelen iki yıldız -Ronaldo ve Griezmann- bir kez daha çok büyük bir maçta karşı karşıya gelecek ve takımlarının en önemli gol silahı olacaklar. Galip gelen taraf, yalnızca kupayı kazanmayacak, bu seneki…
“Efsane golleri deneyerek büyüyen bir çocuktum. Şimdi küçük çocukların Belçika’ya attığım golü tekrar tekrar yapmaları tarifsiz bir duygu “. Bu sözler çeyrek finallerin en akıl dolu golünü atan Hal Rabson-Kanu’ya ait. Evet, hareket rahmetli Johan Cruyff ile özdeşleşmiş olabilir ancak golü tekrar açıp izlerseniz, Fellaini ve Meunier’in pazara gidişini görebilirsiniz. İçimden “hey bonus, iki ekmek bir de camel soft” diyesim…